Etiket

hak ihlali

Tarama

İnsan hakları kişi hürriyeti ve güvenliğini içeren temel haklardır. Bu haklar, dokunulmaz, devredilmez ve vazgeçilmez haklardır. İnsan hakları kişi haklarını koruduğu için bir başkasının hak ihlalini de engellemek durumundadır. Bu bakımından sınırsız hak kavramı olamaz. Haklar bir başkasının hakkını ihlal edene kadardır.  çevre 3İnsan hakları temel haklar olan yaşama hakkından başlayarak, yerleşme ve seyahat özgürlüğüne, haberleşmeye ve salık hakkına kadar bir takın hakları barındırdığı gibi, konut dokunulmazlığından eğitim hakkına kadar birtakım ekonomik ve sosyal hakları da içermektedir. Sosyal hak ve ödevler toplumda kanunlar karşısında eşitliği amaçlamaktadır. Ancak eşit imkânlara sahip hayat standartları çevre üzerindeki baskıyı azaltabilir.
Dünya kaynaklarının kullanımından kaynaklanan adaletsizliğin insan hakları temelinde sorgulanması gerekmektedir. İnsan hakları denilince ilk akla sosyal ve kültürel haklar gelmektedir. Ancak bu haklar kadar önemli olan, dünyada gelişmişlik farklarını ortadan kaldıracak durumdaki ekonomik haklardır. Dünya nüfusunun sadece %20’lik bölümünün kaynakların %80’nini kontrol ediyor olması insan hakları bakımından sorgulanması gereken durumdur. Çevre adaleti için eşit haklara bağlı eşit sorumluluk ilkesi elzemdir. Çevre adaleti için, en temel insan haklarından yaralanma olanağının, çevrenin korunmasına bağlı olduğu unutulmamalıdır.

çevre 2 Uluslararası alanda bakıldığında çevreye verilen zararların en büyük bedelini yoksul ülkeler ödemektedir. Bugün küresel iklim değişikliklerinden kaynaklanan çevre sorunlarından en fazla gelişmemiş ülkeler etkilenmektedir. Sel, heyelan ve kuraklık gibi küresel iklim değişikliklerinin tetiklediği doğal afetlerin fakir ülkelerde daha fazla can ve mal kaybına neden olması çevre adaletiyle bağdaşmamaktadır. Çevre adaletine uygun olmayan bu durum, insan hakları ihlali kapsamında değerlendirilmelidir. İşte ulusal düzeyde baktığımızda çevreye verilen zararın en çok yoksul ülkelerde yoğunlaştığını ve bu ülkelerin, zengin ülkelerdeki aşırı tüketimi beslemek için kendi doğal kaynaklarının tüketilmesi sonucunda ortaya çıktığını görmekteyiz.
Adalet sürekli denetim ve denge gerektiren akışkan bir kavramdır. Adalet, güçlüyle güçsüzün eşit haklardan yaralanmasını güvence altına alacak bir mekanizmadır. Dünyada her yıl üretilen 400 milyon ton tehlikeli atığın %90’nını sanayileşmiş ülkeler tarafından üretiliyor olması küresel insan hakları sorunun ne boyuta ulaştığını göstermektedir. Çevresel sorumluluğu gelişmemiş ülkelerdeki yerel hakları yükleme anlayışı sonunu daha da büyütmektedir.

çevreÇevre kirliliği insanlığın geleceğini ilgilendirdiğinden bir insanlık sorunudur. Ancak çevre kirliliğine sebep olan etkenler insan hakları sorunudur. Çünkü çevreye verilen zararın en büyük etkisini, bu etkiyle baş etmesi pek mümkün olmayan insanlar görmektedir.
İyi bir çevre ancak çevre adaletiyle sağlanabilir. Çevre adaletinin yolu dünya kaynaklarının adil kullanımından geçer. İnsan hakları, kişi haklarını güvence altına almak zorundadır. Kişini yaşadığı çevrenin güvenliği kişi haklarının teminatıdır.